
Facebook, Twitter, Friendfeed gibi sosyal ağlarda ve video paylaşım sitelerinde filmin gösteriminden çok önce başlatılan ve bence çok başarılı ve etkili pazarlama faaliyeti sonrasında Veda filmine giderken “ İşte gerçek Mustafa bu” dedirtecek bir film izleyeceğim gibi yüksek bir beklenti oluşmuştu bende.
Beklentimin tam olarak karşılandığını söylemem zor! Bu, filmin çarpıcı, duygu yüklü, etkili ve başarılı güzel bir film olduğu gerçeğini ortadan kaldırmıyor elbet. Ancak bana göre film Ata’nın son iki saati kurgusuna sıkıştırılınca bazı sahneler, olaylar çok havada -desteksiz- kalmış bu da bence akışı engellemiş.
Atatürk rolünde filmin başrol oyuncusu Sinan Tuzcu’nun performansını da nedense çok beğenemedim. Bu belki filmin senaryosu gereğiydi bilmiyorum ama Atatürk’ün otoriter, sert mizaçlı, kararlı, vizyoner, zeki yönlerini ortaya koyabilmek için oyuncunun performansında, özellikle mimiklerinde bence bir aşırılık, tarif edemediğim hoş olmayan bir yan vardı. Belki de bu filmde daha önce Atatürk’ü oynayan aktörler arasında benim en başarılı bulduğum Rutkay Aziz’den daha iyi bir performans bekliyordum.
Eleştirilerim yazının başında belirttiğim oluşturulan yüksek beklentinin tam olarak karşılanamaması ile ilgili. Yoksa film; verdiği mesaj ve Ata’mızı bir kez daha sevgi ve özlemle hatırlamamıza vesile olduğu için bence mutlaka görülmesi gereken bir yapım olmuş. Müzikal yönden çok başarılı buldum, Zülfü Livaneli yine harika bir iş yapmış. Filmdeki Trakya türküleri de ayrı bir güzel ve dinlemesi keyifli. Filmin friendfeed sayfasında bu müziklere, video, kamera arkası, yorum vs. gibi detaylara ulaşmak mümkün.
Ben kendi adıma son dönemlerde, benim profesyonel bir oyun ve oyuncular olarak gördüğüm şekilde, yükseltilmeye çalışılan Atatürk düşmanlığına cevabım olarak algılansın diyerek bu filme destek olmaktan keyif aldım. Henüz izlemeyenlere de filmi görmelerini kesinlikle tavsiye ederim.